Şeker hastalığı nedir?
Şeker hastalığı diyabet olarak bilinen, pankreas adındaki midenin arka tarafında bulunan ve bu organdan üretilen insülin hormonunun yetersizliğiyle ortaya çıkar. Tip 1, Tip 2 şeklinde türleri olan bir hastalıktır. İnsülin hormonu, pankreastaki Langerhans adacıkları sayesinde salgılanan glukagon hormonuyla birbirlerine ters olarak çalışırlar.
Tip 1 diyabet: İnsülin hormonlarının eksikliği sonucu oluşan çocukluk ve gençlik çağlarında ortaya çıkan “Juvenil Diyabeti” adıyla anılır ve bir otoimmün sistemi hastalığıdır.
Önemli üç tanısı vardır;
- Kanda bulunan şeker (glukoz) miktarı artar,
- Karaciğerde ise enerji üretmek ve kolesterol yapımına katılması için yağ kullanımı artar,
- Vücut proteinlerinde ise net ve gözlemlenebilir bir azalma ortaya çıkar.
Tedavi yöntemleri ise şu şekildedir, Tip 1 diyabet tedavi edilmek isteniyorsa eğer kesin olacak olan insülin enjeksiyonudur. Bu türdeki şeker hastalığında insülin kullanmak zorunluluktur ve gerekliliktir hastanın yaşamsal faliyetlerinin sıkıntısızı bir şekilde devam edebilmesi açısından enjeksiyon kaçınılmazdır. Sonrasında ise önem kazanan ve tedavinin ana basamaklarından bahsetmek istersek sağlıklı beslenme, rutin egzersizdir. Kandaki optimal düzeyinin yerine getirilmesi için bu enjeksiyonun düzenli, bilinçli ve devamlı bir şekilde sağlanması gerekir. Hastanın yaşam kalitesi ve konforu açısından bu düzenden sapmamak ve bu düzeni yaşam şekli haline getirmek hastanın yararına olacaktır.
Tip 2 diyabet: Genel anlamda 40 yaşından sonra ortaya çıkan bir tür şeker hastalığıdır. Başlıca belirtileri;
- Sık idrar yapma isteği, zaman dilimi olarak, gece
- Aşırı susuzluk hissi ve çok sık su içme
- Kronik yorgunluk
- Ciddi ve aniden ortaya çıkan kilo kaybı
- Cinsel organlarda kaşınma veya sık sık candida oluşumu
- Kesilme ve yaralanmalarda geç iyileşme
- Görme bozuklukları
Tip 2 diyabet tedavisi: Diyabeti ortadan kaldıran ya da iyileştiren bir tedavi biçimi yoktur. Fakat tedavi için kandaki glukoz seviyelerini normal şartlarda tutmaya çalışmak ilk adım olacaktır, bu da , şikayetleri ve belirtileri kesin olarak kontrol altında tutar. Hastanın yaşam seyrini kısaltmadan hastanın sağlıklı bir şekilde varlığını sürdürmesine yardımcı olur. Şeker hastalığı kontrol altına alındığı takdirde korkulacak bir hastalık olarak sayılmaz.
İlgili içerikler;
Şeker hastaları artık parmak delmek zorunda değil
Diyabet eğitim hemşiresinin görevleri
Diyabet hastalığı ve hemşirenin yaklaşımı
KAYNAK: Hemsire.Com