Antisosyal kişilik bozukluğu: Antisosyal kişilik bozukluğu olan kişilerde, içten bir şekilde suçluluk yaşayamama ve diğer insanlara kayıtsızlık gözlemlenir. Bu kişiler, içerisinde yaşadıkları toplumun sosyal, hukuki ve ahlaki konuları ile uyum problemi ve çatışma yaşarlar.Kişisel ilişkilerinde sınır sorunları yaşar, başkalarına ait unsurlara saygı duymazlar. Antisosyal insanlarda genellikle, gizliden gizliye kendini değersiz hissetme, insanları değersiz görme, sevememe ve çaresizlik gibi yoğun duygusal çatışmalar görülür.
Hasta olduklarına ve tedaviye ihtiyaç duyduklarına inanmaz, kabullenemezler. Bu nedenle hemşirelerle sorun yaşayabilir, manipüle davranışlar sergileyebilirler. Bu hastalar ile uzun süreli klinik çalışma ihtiyacı vardır.
>> Hemşirelik tanıları ve bakım planlarıAntisosyal kişilik bozukluğu hastalık tanıları
- İnsanlarla yakın ilişki kuramama, güvensizlik
- Engellenmelere tahammül edememe
- İmpulsif davranma
- Saldırganlık
- Anlık yaşama, duyguyu bastıramama
- Gelecekle ilgili plan yapamama
- Yargılama güçlüğü
- Manipülatif davranışlar
- Alkol ve madde kullanımı ya da bağımlılığı
- Otorite ile zıtlaşma
- Kuralları hiçe sayma, otoriteye sürekli karşı gelme
- Suçluluk hissedememe
- Geçmiş deneyimlerden sonuca ulaşamama
- Sosyal yapıya aykırı davranışlar
- Sorumluluk alamama ve sorumluluklarla baş edememe
Antisosyal kişilik bozukluğu hemşirelik girişimleri
- Hastayı durumu ve vakayı olduğu gibi açıklamak gerekir. Bu hastalar olayları olduğu gibi kabul etmekte zorlanırlar.
- Dürüst ve doğrudan tutum sergilenmelidir.
- Hastanın sergileyebileceği manülatif hareketlere ve davranışlara hazırlıklı olunmalıdır.
- Tedavi başlangıcından itibaren açık, şeffaf, sınırları belli ve çerçevesi çizilmiş bir tutum sergilenmelidir.
- Hasta ile iletişimde somut örneklere yer verilmelidir.
- Hastaya uyması gereken kurallar ve sosyal sorumlulukları açıklanmalı, esneklik yapılmamalıdır.
- Yaşanabilecek problemlerin çözüm adresinin hastanın kendisi olduğu hissettirilmelidir.
- Bu hastalar boş oturmaya ve sorumluluk ertelemeye eğilimlidirler.
- Günlük ve haftalık çalışma programları hazırlayıp sürecin hemşire tarafından takibi önemlidir.
- Hastanın impuls kontrolünü geliştirmek üzere önceden onu kışkırtan durumları konuşmak, engellenmeler karşısında hissettiklerini sözel olarak ifade etmesini sağlamak ve uygun aktivitelere yönlendirmek yararlıdır.
- Hastaya kendi sorumluluk ve görevlerinin neler olduğunu kavrama fırsatları yaratılmalıdır.
- Hastanın yaptığı iyi bir davranışı o sırada ödüllendirmek ve ona
- olumlu geri bildirim vermek önemlidir. Böylece kabul edici davranışlarının sayısı artar.
- Güvenilir bir ortamda hastayla role-oynama yapılabilir, böylece alternatif sorun yaratabilecek. durumlarla başka şekilde baş etmesi, alternatif sosyal ve yasal yollar geliştirmesi sağlanabilir.
Tedavi süreci sonucunda ulaşılmak istenen hedefler
- Hastanın güvensizliğini ve şüpheciliğini azaltmak ve kendisini gerçekçi olarak. değerlendirebilecek olgunluğa ulaştırmak,
- Sorumluluk alan, problemlerini tanımlayabilen ve çözüm üretebilen bir birey olması konusunda yardımcı olmak.
- İmpuls kontrolündeki zayıflık dikkate alınarak, sınırlara ve engellenmeye karşı tahammülünün arttırılmasını sağlamak.
- Korkuları ile baş edebilmesini sağlamak.
- Kendini değerli hissetmesini sağlamak ve sosyal yeteneklerini arttırmak.
Bu içerik “Hemşirelik Akademisi” tarafından hazırlanmıştır.