Asitli içeceklerin ne zarar verdikleri yıllardır tartışması bitmeyen bir konudur. Ancak zararlı oldukları konusunda halk arasında hemfikirlik mevcuttur. Fakat asitli içecekler ne kadar zararlı vücudumuzda hangi organlara zararlı biliyor muyuz?
Her ne kadar asistli içecekler halk arasında zararlı olduğu düşünülse de ülkemizde sevilerek ve çok fazla tüketilmektedir. Sıklıkla ve çocuğundan, yaşlısına bir çok kişinin tükettiği bu içecekler karaciğer sağlığı açısında da ciddi bir tehlike oluşturmaktadır.
Amerika’da yapılan bir araştırma neticesinde gün içerisinde 2 kutu içilen asitli içecek karaciğer yağlanmasına neden olmaktadır.
Araştırma orta yaşta 2 bin 634 kadın ve erkek kişi arasında yapılmıştır. Katılımcıların gün içerisinde ne kadar gazlı içecek içtikleri sorulmuş ve sonrasında tüm katılımcıların tomografi sayesinde karaciğerleri incelenmiştir.
Araştırma sonucunda gazlı içecek tüketen kişilerin karaciğerlerinin de aynı seviyede hasarlı olduğu görülmüştür. Bu türde gazlı içecekler karaciğerlere verdiği hasarın yansıra diyabet ve kalp hastalıklarına yakalanma ihtimalini de hatrı sayılır derecede artırmaktadır.
Gazlı içecekler neden bu kadar fazla içiliyor?
1- Tadının çok güzel olması
Gazlı içecekler neredeyse dünya üzerinde çoğu toplum tarafından beğenilen bir tada sahiptir. Özellikle son dönemlerde herkese hitap edebilmek adına vanilya, çilek, limon, böğürtlen, çikolata, vb. popüler tatlar bu içeceklere katılarak hedef kitle daha da arttırılmıştır.
2- Her yerde var
Gazlı içecekler dünyanın dört bir yanında her yerde satılmaktadır. Muazzam bir satış ağı vardır.
3- Tüketmesi çok kolay
Herhangi bir iş yaparken tüketmek çok kolaydır. Ekstra bir uğraşı getirmemiştir.
4- Reklam
Gazlı içecek sektörünün geliri fazla olduğu için reklama aktarılan para da fazladır. Milyarlarca dolarlık reklam anlaşmaların yapılmaktadır.
5- Susuzluk
Her ne kadar aralarında tam ters bir ilişki olsa da, insanlar bu içeceklerin susuzluğu anlık olarak gidermesinden ötürü tüketmeyi tercih etmektedirler. Halbuki bu içecekler susuzluğu gidermekten çok arttırmaktadırlar. Ancak o anlık ferahlık etkisi, bu ürünlerin tüketimini teşvik etmektedir.
6- Bağımlılık
Bu ürünler içerisinde bulunan kafein, orta düzeyde bağımlılık yapıcı bir maddedir. Düzenli bir şekilde bu içecekleri tüketen bir birey, yavaş yavaş kafein bağımlısı olacak ve sonunda bu içeceklerden vazgeçemez bir hale gelecektir.
Asitli içeceklerin zararları nelerdir?
- İçerisinde ki şeker oranının yüksek olması nedeniyle obeziteye yol açmaktadır.
- Aşınmadan dolayı diş çürümesi ve kemik erimesine neden olur.
- Beslenme bozukluğuna sebep olur.
- Kalp hastalıklarına yakalanma riskini yükseltir.
- Nörolojik problemlere yol açabilmektedir.
- Siroz hastalığı riskini yükseltir.
Gazlı içeceklerin faydaları nelerdir?
Peki, bu kadar "günah keçisi" haline getirilen bu içeceklerin hiç mi faydası yoktur? Aslında vardır ve koşullara bağlı olarak faydalı etkiler oluştyurabilmektedir. Ancak burada önemli bir noktayı belirtmekte fayda var: düzenli tüketimleri herhangi bir fayda sağlamaz. Sadece, belli durumlarda tüketimleri fayda oluşturabilir. Şimdi, bunlara da bakalım:
1- Mide bozulması:
Mide bozulması, genellikle midenin aşırı bazik (az asidik) hale gelmesi halidir. Midenin asidik olması midenin görevlerini doğru bir şekilde yerine getirmesi demektir. Bu durumdan ötürü sindirim düzgün gerçekleştirilemez ve midede rahatsızlık oluşur. 2002 yılında European Journal of Gastroenterology and Hepatology dergisinde yayınlanan bir makale ele alındığında sindirim rahatsızlığı çeken insanlar üzerinde yapılan bir araştırmada, normal su içen insanların sindiriminde herhangi bir düzelme görülmezken, mide rahatsızlığı sırasında karbonatlı ve asidik içecek tüketenlerin hemen hepsinde iyileşme veya belirtilerde azalma tespit edilmiştir. Asitli içeceklerin asit değerlerinin mideyi düzelttiği, karbonatın ise sindirime katkı sağlayabildiği düşünülmektedir.
2- Kabızlık:
Kabızlık, bağırsak hareketlerinin haftada 3 defadan aza düşmesi anlamına gelmektedir. Bu kişilerde şişkinlik, gaz ve sancılı bağırsak hareketleri gözlemlenir. 21 denek üzerinde yapılan bir araştırmada, karbonatlı içeceklerin tüketiminin ardından bağırsak hareketlerinin rahatlaması ve kabızlık belirtilerinin ortadan kalktığı tespit edilmiştir.
3- Diyet versiyonları:
Bu zararlı etkilerin ortaya çıkması ve sağlık hareketlerinin daha faydalı alternatifleri sunulması ile birlikte şirketler meşhur içeceklerinin şekersiz, diyet formlarını üretmek zorunda kalınmıştır. Bu versiyonları, yukarıdaki zararlı etkilerden şekerle ilgili olanların büyük bir kısmını bitirmiştir; Sadece asit ve tatlandırıcı/kanserojenlerle ilgili olan sorunlar halen devam etmektedir. Diyet diye bu versiyonları aşırı tüketmek de kesinlikle zararlıdır; ancak diyet olmayanlara göre faydalı değil ama çok daha az zararlı olduğu düşünülebilir.
4- Tokluk hissi:
Öğünler arasında veya esnasında tüketilen gazlı içeceklerin çok daha erken tokluk hissine ulaştırdığı görülmüştür. Ancak gazlı içecek karşıtları bunun bir yanılgıdan ibaret olduğunu, uzun vadede açlığı da daha çabuk geri getirebileceğini ileri sürmektedirler. Bu, diyetin temel problemlerinden biridir. Bazı diyetisyenler, normal sınırlar içerisinde gazlı içecek tüketimini desteklemektedirler (karşıtları, bu diyetisyenlerin gazlı içecek üreticilerinden teşvik primi aldığını iddia etmektedirler)
5- Su tüketimini teşvik ediyor:
Günümüzün en ciddi problemlerinden biri, içme suyu tüketiminin azalmış olması, bununla birlikte hastalıkların artmış olmasıdır. Karbonatlı içecekler, bireyleri su tüketiminin artırmaya teşvik etmektedir. Elbette bireyler, kendi bilinçleriyle su tüketmeleri gerekir; ancak karbonatlı içeceklerin buna katkısı olduğu görülmüştür. Ayrıca tatlarının güzel olması da, bu teşviki daha fazla yükseltmektedir. Her ne olursa olsun , bir kişinin kendi iradesiyle, gazlı içecekler olmaksızın su içmesi kesinlikle daha çok tavsiye edilir.
KAYNAK: Hemsire.Com