Dünya’da tıbbın tarihsel gelişimi, üç tarihi basamakta incelenebilir:
1.Sanayileşme öncesi dönem
Animistik kuram
Hipokrat dönemi
Humoral kuram
Miasmal kuram
Eski uygarlıklardan bilgiler
2. Sanayileşme dönemi
3. Çağdaş hekimlik dönemi
Tıp tarihi ile ilgili ilk belgeler arasında Mısır papirüsları vardır ve bunlar aşağı yukarı 4000 yıl öncesine ait tıbbi bilgiler verir.
Sanayileşme Öncesi Dönem:
- Ateşin yemek pişirmede kullanımının öğrenilmesi
- Hayvanların ehlileştirilmesi (et, süt gereksinimlerinin giderilmesi)
- Tarımın gelişmesi (tohumluk, un, ekmek)
- Avcılıktan yerleşik yaşama geçiş (yeni ekosistem-yeni sorunlar)
- Romatizmal hastalıklar, sindirim sitemi bozuklukları, solunum hastalıkları, deri hastalıkları, jinekolojik bozukluklar ve fonksiyonel hastalıklar daha sık görülmüştür.
Animistik Kuram: Nedeni bilinmeyen her şey doğa üstü güçlere bağlanıyordu. Hastalıklardan korunmak için büyü, muska ve adaklara başvuruluyordu. Mistik güçleri olduğu düşünülen büyücü ve sihirbazlar, iyileştirme uygulamalarını yapıyorlar (Şamanlar). Kendini korumak, ağrı ve acıdan kurtulmak için iç güdüsel davranışlarda bulunuluyordu. Isı, güneş ışığı, ya da sudan faydalanarak onların insan bedeni üzerindeki etkileri öğrenilmeye çalışılmıştır. Ot ve bitkilerin tedavi edici etkisini gözlemlenmiştir. Girişimler nedene yöneliktir.
Hipokrat Dönemi: M.Ö. 377 – 460 tıbbın temellerinin atıldığı dönemdir. Her hastalığın bir nedeni olduğunu, beden ve çevreden kaynaklanan etmenlerin hastalığa yol açabileceğini ileri sürmüştür. İlk kez tam bir cesaretle hastalıkların insanların bedeniyle ilgili olduğunu savunan düşünceler ortaya çıkmıştır. Kan, balgam, safra ve kara safra arasındaki dengenin sağlıklı olmayı sağladığını söylemiştir. Hipokrat, hastalıkların aynı olmadığını, çeşitli hastalıkların oluştuğunu ve bu nedenle uygulanacak tedavilerin de hastalıklara özel olduğunu savunmuştur.
Hipokrat’ın hekimliğin bilimsel temelini oluşturan ilkeleri:
- Bilim gerçeklere dayanır.
- Gerçekler doğru gözlemlerle ve usavurma (akıl yürütme) ile elde edilir.
- Tümdengelim ancak gerçeklere dayanılarak yapılabilir.
- Bilmek, başkalarının bildiğine inanmaktan farklıdır. Bilmek bilimdir, fakat sadece başkalarının bildiğine körü körüne inanmak bilgisizliktir.
Humoral Kuram: Yaşanılan çevrenin sağlığı etkilediği savunulur. Epidemi kavramı dile getiriliyor. Epidemiyoloji salgınların oluşması diye tanımlanıyor. Kan, balgam, safra ve kara safranın dengeli olabilmesi için çevre şartlarının önemli olduğu ileri sürülmüştür. Çevre ve insan birlikte ele alınmıştır.
Miasmal Kuram: Organik ve bazı atıkların kokuşmasıyla küçük canlıların oluştuğunu ve insanı hasta ettiğini savunur. Küçük canlılar diyerek aslında bugünkü mikroorganizmalardan bahsedilmiştir.